Üç bileşenden oluşan roma betonu, küçük parçalanmış taş veya pişmiş topraktan oluşan aynı zamanda kireç gibi maddenin de eklenmesi ile oluşturulmuş bir harç olarak kaplama amaçlı kullanılmıştır. Genel olarak temellerde, duvarlarda ve çatılarda yapı malzemesi olarak kullanılan bu madde, serbest duran sütunlarda ya da taşıyıcı özelliği olan malzemelerin inşasında kullanılmamıştır.
Beton, Geç Cumhuriyet dönemi ve İmparatorluk döneminde yaklaşık olarak M.Ö.350 ile M.Ö. 100 yıllarında inşaatlarda yapı malzemesi olarak kullanılmıştır. Roma betonun ideal bir malzeme olarak kullanılması zamanla belirli süreçten geçtikten sonra gerçekleşmiştir.
Roma betonunun ortaya çıkışındaki süreçte söndürülmüş kireç ve temiz kum karışımı önemli bir özellik göstermektedir. Kum hızlı bir şekilde reaksiyona girdiği için sertleşerek kireç ile karıştırıldığında daha kuvvetli bir bağlayıcı özellik göstermektedir. Buna benzer kimyasal reaksiyon gösteren diğer malzemelerin arayışı içine giren Romalı inşaat ustaları, yüksek sıcaklıkta yanarak oluşmuş volkanik topraklardan da faydalanmışlardır. Bu toprak Vesuvius yanar dağının yakınlarında bugünkü Pozzuoli’de bulunan antik Kent Puteoli de keşfedilmiş pulvis puteolanus olarak bilinen Pozzolana maddesidir. Kireçle karıştırılmasına rağmen son derece gözeneklidir. Pozzolana bir tür kum olarak tanımlanırken yapılan bazı araştırma ve ölçümlere göre form olarak ve kimyasal bileşim olarak kum ile ortak bir özelliğinin bulunmadığı tespit edilmiştir.
Beton yapılar standardize edildikten sonra bazı duvar tiplerinde, dayanıklı olmasa da kendi içinde makul derecede stabil duvar inşasında kullanılmıştır. Harç dışında Roma betonunu sağlamlaştırmada diğer bir önemli malzeme ise taştan kilden ya da pişmiş topraktan oluşturuldu agrega adı verilen parçacıklardır. En iyi betonu oluşturmak için inşaat atıklarından ve diğer yapılardan devşirilen parçalar ezilip toz haline getirildikten sonra yeniden kullanılmışlardır. Bölgeye göre agrega tedariki edildiği için kullanılan malzemelerden dolayı Roma betonunun oluşumunda farklı materyallerin girmesine sebep olmuştur. Deneyim ve tecrübelere göre agrega gibi küçük parçalardan oluşturulmuş önceden döşenmiş duvarın üzerine dökülerek bir harç gibi işlem uygulanmış ve duvarın çekirdeği oluşturulmaya çalışılmıştır. Sınırları belirlemek için de çekirdek malzeme bir bordür yardımı ile sınırlandırılmıştır.
Roma betonu, kalifiye olan ya da vasfı olmayan herhangi bir işçi tarafından da yapılabilirdi. Sadece duvar yapımında kolaylık sağlamayan betonun belki de en iyi uygulandığı diğer kısım ise çapraz tonozlar, kubbeler ve büyük açıklıkları geçmek ve kapatmak için tasarlanan kavisli çatılardır. (Çatı çeşitleri)
Tonozların kemer iç yüzeylerinde betonun kullanılmasını pratikleştirmek için ayarlamaların yapılması kaçınılmazdı. Büyük bir gelişim gösteren bu madde Roma İmparatorluğu zamanında önemli bir yere sahip olan liman inşa çalışmalarında prefabrik betonun büyük ölçüde kullanıldığı görülmektedir. Sığ denizlerde gemilerin karaya oturma ihtimalini azaltmak için kapsamlı bir şekilde dalgakıran, iskele ve buna benzer yapı örnekleri Romalı inşaat mühendislerinin rutin bir projesi haline gelmiştir. Fakat su altında kalacak olan kısmın çekirdeğini oluşturmak için büyük çalışma ve bilgi birikimi gerekmekteydi. Kaynaklara göre büyük oranda pozzolana Caesarea kentine gönderilmiştir. Egnatia, Pompeiopolis gibi kentlerdeki liman yapılarında da kullanılmış olan pozzolana, M.Ö. 1.yy’a tarihlenen, Napoli körfezinde ve Marsilya açıklarında bulunan gemi batıklarından ele geçen amphoralardaki pozzolana kalıntıları bunun bir işareti olarak gösterilmektedir.
Yaklaşık 300-400 yıl boyunca Roma betonunun kullanımı taş duvar ve tuğla duvar inşasının önüne geçmiştir. Fakat M.S.4.yy. ortalarında tamamen ortadan kalkmış olan betonun bir süre sonra etkisini yitirmesinin sebebi araştırılmaktadır. Bazı yorumlarda İmparatorluk başkentinin Roma’dan Constantinopolis’e geçmesi ile bilginin aktarılamaması öne sürülürken diğer yanda bu durum sosyoekonomik ve teknolojik sebeplere bağlanmaktadır.
Kaynaklar: Brandon, C.J., Hohlfelder, R.L., Jackson, M.D., Oleson J.P. (2014). Building for Eternity: The History and Technology of Roman Concrete Engineering in the Sea, J.P Oleson (Ed.). Oxford: Oxbow Books. Süedanur OLĞUN-ROMA DÖNEMİ DUVAR YAPIM TEKNİKLERİ VE ANADOLU’DAKİ ETKİSİ Wright, G.R.H. (2005). Ancient Building Technology, Vol II Materials, Brill, Leiden.
Sismik İzolatör Nedir? Sismik İzolasyon Nedir? Deprem izolatörü olarak da adlandırılan sismik izolatör; yapılara gelen…
Son beton fiyatları piyasadan alınan güncel m3 beton fiyatlarına göre güncellenmiştir. Ağustos 2022 ayı itibariyle…
İnşaat demir fiyatları, inşaat maliyet hesaplarında önemli yer tutan maliyet kalemlerindendir. Demir fiyatlarının güncel piyasa…
2022 Doğrudan Temin Limitleri - Eşik Değerler Büyükşehir belediyesi sınırları ve bunun dışındaki yerler için…
20 Ocak 2022 tarihli Resmi Gazete`de yayınlanan Kamu İhale Tebliğ'ine göre 2022 inşaat mühendisi diploma…
KİK Payı Limit On binde beş olarak anılan KİK Payı Limiti 2022 yılı için açıklandı;…